Pansuman- Yavuz Altınışık
Çok geç sayılmaz vakit
Seni sırtımda da saklarım
Eritilmiş naylonun hışmına inat
Çiçekten çiğdemden ipekten
Yara kabuklarında paklarım.
Burası dünya
Biraz hayret et
Dönüp biraz baksana
Bunca iş güç arasında
Israrla hepsi birbirine benziyor
Bunca kasıntılı yüz hor kalkıp çarşılarda
Dolaştırıyor güpegündüz hayaletlerini dipdiri
Hayret bunu biri çevirmeli
Yazmalı kitaplara
Diye onca yıldır bu dilim
Delirdi dilim dilim
Çok zaman gevşeyerek sürçüştü
O dişlinin ekseninde gündelik
Kurgusuz kemiklendi yalama.
Bunu biri
Bunu eskiz defterlerinden de karmaşık biri
Biri bunu olgunsuz ve hamkambur
Sırtı yere gelmeyecek kadar iri
Biri bunu bir hayli iş tutsun
Bozulmamış çember dibi gibi kibirli
Henüz yorumlanmamış ve modernle yatışmış
Kal küsmüşken etraflara her biri
Yazmalı orlon yumuşaklığına çevrilmeden çarçabucak
Çar ve çabuk ve henüz ağarmadan tan yeri
Yazmalı
Esnaf ağızlarda açılmadan hiç kepenk.
Çok geç sayılmaz vakit
Seni düşümde de saklarım