Hakan Şarkdemir
Kul Hakkı Kulak Arkası
Derler ki herkese nasip olmaz Herakles gibi bir oğul
Kolay değil elbet sırtını yere getirmek güreşte
Devirememiş adamı üç başlı Geryon bile
Baş edememiş onunla kısraklar boğalar
Ne su yosunu ne medüz
Alamamış bir türlü canını
Ne ok deler zırhını ne kalkanını ezer gürz
Yiğitler yiğidi bir erdir –ansiklopedilere göre
Kiklopları bile titretir o kalın cüssesiyle
Geçtiği her ülke dere tepe düz
Herkül de bir kuldur bence alelâde bir kul
Her kul gibi, harikulâde değildir onun da hayatı
Bir gün açık bahtı bakarsın bir gün kapalı
Odi’nin kâbusu Hades’in hayaleti
Lidya’da zenne Miken’de çeri
Hera’nın zaferi…
Feri gitmiş
Gözleri çapaklı bir gece bekçisi,
Bir gölge oyunu karakteri ya da
Kürek mahkûmu bir Dostoyevski kahramanı gibi
Ne uzar boyu bi’gıdım ne kısalır
İstemese vermezler hiç
Başına vurup alırlar ekmeğini
Hayat her kul için çetindir
Herkül için bile çetindir hayat
Her yeni gün yeni bir dertle gelir
Atılır tehlikeden tehlikeye
Ölüm bir görev gibi onu bekler
O bekler ölümünü yeni bir görevde
Aklı gövdeye yaslayan gönye
Kulu Herkül’e döndüren pergel
Hendese işe yaramaz haddini bildirmeye
Dersini vermeye yetmez densize cebir
Ne fizik
Ne felsefe kâfi gelir
Kültürel bir hadisede
Elden başka ne gelir
Olmasaydı elinde
Beysbol sopasına benzer bir sopa
Almazlardı onu takıma
Parlamazdı silueti atlasta
Herkül! Aman ne ukalâ
Düşmanımın başına
Kelin olsa sürmez aslâ saçına
Okulsuz sirk devesi occult
Uykusunda tepinip durur
Konuşunca hatur hotur
Avantür erk tükürük
Kent kültüründe hiç bitmeyecektir
Kendi küllerinden doğan her karga kör
Herkül
Bastı bacak arsız ve hür
Böylesi tarım toplumlarında bile hor görülür
Gaza gelmez
Mazgalda kül bırakır gönül
HSKTR
HRKLS
TŞKLR